Kur'ân Harfleri - قرآن حرفلرى

Hattat Tahsin Kurt

e-Posta Yazdır PDF

Hattat Tahsin Kurt 1965’te Van’da dünyaya geldi. 1980’lerin başında Isparta’da bir medresede bir süre Kur’ân ilimleri ile meşgul oldu. Bu sıralarda kıraat ve fıkıh eğitimi aldı. Sanata ilgi duymaya bu yaşlarda başladı. O yıllarda eline hangi levha geçse kendi çabasıyla taklit etmeye çalıştı.

1980’lerin sonunda İstanbul’a gelen Hattat Tahsin Kurt, burada Hayrat Neşriyat Matbaa Tesisleri’nde çalışmaya başladı. Hatta olan büyük muhabbetinden dolayı boş vakitlerini bu mübarek sanat ile değerlendiriyordu. Ancak demirin, demirci ustasının elinde şekillendiği gibi, O da bir hocanın ellerinde şekillenmeliydi. Öyle de oldu; Kabiliyet ve çabasını bir ağabeyinin fark edip O’nu yönlendirmesi ile Hattat Hasan Çelebi Hoca ile ilk temasını kurdu, kendisinden yaklaşık iki yıl Rik’a ve Nesih dersleri aldı.

Son Güncelleme ( Pazar, 03 Ocak 2010 21:50 )
 

Usta Bir Hat Sanatçısı

e-Posta Yazdır PDF

Son yıllarda yaptığı önemli çalışmalarla adından sıkça bahsettiren Süleyman Berk kültür sanat sevdalısı bir Hattat. İstanbul"un her köşesini iyi bilen, Bursa -İnegöl doğumlu Berk babasının memuriyeti dolayısıyla küçük yaşlarda İstanbul"a gelir. İlk, orta, lise ve üniversite tahsil hayatını tamamını İstanbul"da geçirir.

Hat üzerine, doktorasını da İstanbul'da yaptıktan sonra 10 seneyi aşkın, Anadolu'da İlçe Müftüsü olarak çalışır. İstanbul'a, kitaplara ve kitapçılara daha fazla ayrı kalmamak için müftülükten istifa eder… Daha sonra üniversitede asistan olarak görev yapmaya başlar. Orda da aradığını bulamayınca istifasını sunar. Kendi hakkında başkasının belirleyeceği sınırları kabul etmeyerek çalışmalarını bağımsız olarak sürdürmeye başlar.

Son Güncelleme ( Pazar, 03 Ocak 2010 21:50 )
 

Hüsn-i Hat

e-Posta Yazdır PDF

Hat, sözün veya ruhta cereyan eden fikir ve duyguların alfabe ve yazı vasıtaları ile resmedilmesidir. Zihinde latîf bir halde bulunan mânânın vücudu için kesîf bir mahalle yani kâğıt, mürekkep, harf ve kelimelere ihtiyaç vardır. Sesler sözlerin, sözler zihinde var olan, idrâk olunan bir mânânın, his ve hayallerimizin ifadesidir. Söz ve yazı her ikisi de hayal, his ve idrâk sahasında doğan bir mânâyı açıklar. Ancak söz dinleyenin idrâki ile sınırlı kalırken, yazı hem dinleyenin hem de uzakta bulunan kimselerin ve gelecek nesillerin his ve akıllarına kadar uzanır. Şüphesiz ki medeniyetler de yazıyla devredilen bu ilim ve kültür mirasının üzerinde yükselir.

Son Güncelleme ( Pazar, 03 Ocak 2010 21:49 )
 

İslâm Hat Sanatının Doğuşu ve Gelişmesi

e-Posta Yazdır PDF

Hat san’atı, İslâm medeniyeti çerçevesinde Arap yazısına bağlı olarak doğmuş ve gelişmiş güzel san’atlardan biridir. Arap yazısı İslâm’ın zuhuru ile sür’atli bir inkişâf devresine girmiş ve hicreti ta’kîb eden iki asır içerisinde bir taraftan bağlı bulunduğu Arap dilini ifâde edebilen bir yazı sistemi, diğer taraftan hâlâ canlılığını muhafaza eden bir san’at şubesinin ana unsuru olmuştur. Arap yazısı, Ârâmî halkasıyla Fenike yazısına bağlanmaktadır. Ârâmî yazısından Nabat yazısı inkişâf etmiş ve bundan da Arap alfabesi doğmuştur. Nabatî yazı Havran, Petra, el-Ulâ yoluyla Hicâz’a veya İslâm âlimlerinin naklettiklerine göre Enbâr’dan Hîre’ye, oradan Hicâz’a veya Havran, Enbâr ve Hire’ye, oradan da Dümetülcendel yoluyla Hicâz’a gelmiş ve yayılmıştır.

Son Güncelleme ( Pazar, 03 Ocak 2010 21:49 )
 
Sayfa 14 / 17

namaz.name