Hat Sanatında Hilye-i Şerifİslam inancı, putlaştırılabilecek kimselerin tasvirlerinden şiddetle kaçınmıştır. Bu sebeple, bir kaç asılsız minyatür dışında hiç kimse Rasûlullah'ın resmini çizmeye cesaret edememiştir. Hıristiyan âleminde Hz. İsa için uygulandığı gibi hayalî bir resim yapmaktansa, sahih tariflerden hareketle İslam Peygamberini hilyesinden öğrenip anlatmak; her inananın, gönlünde beliren şekliyle yaratılmışların bu en yücesini tasavvur ederek bağlanmasına vesile olmaktadır. Bu ise, putları yıkan bir iman anlayışı için elbette daha gerçekçidir.
Son Güncelleme ( Pazar, 21 Şubat 2010 08:19 )
Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi'deki ayetlerBaşta tarihî yapılar olmak üzere çeşitli sanat eserlerini âyetlerle bezeme geleneği Kur’ân kültürümüzün önemli bir parçasıdır. Edebiyatta olduğu gibi, sanat eserlerinde de âyet, hadis ve kelâm-ı kibâr iktibas edilmekte ve bu ibarelerin, yapıda mücevher gibi parladığı ve yapıya sanatkârane bir nitelik kazandırıp değer kattığı düşünülmektedir. Peki, sanat eserlerinde Kur’ân’dan iktibaslar yapılırken, yani, başta binalar olmak üzere her tür sanat eseri âyetlerle bezenirken, nelere dikkat edilmektedir? Bu yazıda söz konusu soruya sadece Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevî çerçevesinde cevap arayacağız. Kur'an okumanın faziletine dair hadis-i şerifler
"Size iki şey bırakıyorum ki, onlara sarıldığınız müddetce asla sapıtmazsınız: Allah'ın Kitab'ı ve Resûlünün sünneti" (Muvatta)
“Kur’anı okuyan kimse, derece, derece peygamberliğe yaklaşır. Şu kadar var ki, ona vahyedilmez (o peygamber değildir). Kur’an ehlinin, hafızasında Kur’an varken, kızanla kızması, cahilane harekette bulunanla, cahil olması gerekmez” (Hakim) Divitin yanında mı?Bir gün Peygamber Efendimiz Ashâbıyla sohbet ederken, yanında bulunanlardan Hz.Hilâl (ra)'a: "Divit'in yanında mı?" diye sormuşlar. Onun hayır demesi üzerine: "Yâ Hilâl, Diviti (kalemi) yanından ayırma, zîrâ kıyâmete kadar hayır divittedir", buyurmuşlardır. Yazıda dikkat edilmesi îcâbeden hususlardan biri yazının güzel ve düzgün olmasıdır. Güzel yazı, yazanın ruhunu huzur ve sükûnunu aksettirir ve okuyanı rahatlatır. Sinirli ve acele yazılan bir yazı hemen belli olur. Okuyanı rahatsız eder. Yazandan başkasının okuyamadığı bir yazının, sahibinden başkasına faydası olmaz. Yanlış anlamalara sebep olacak imlâ ve harf hatalarından sakınmak îcâbeder. Yanlış bir noktanın bile yanlış mânâlara sebep olabileceği ehlince malumdur. |
Diğer Makaleler...
|
Sayfa 1 / 2 |