Mabedlerin dışında kalan evlerin ve işyerlerinin duvarlarını süsleyen ve küçük ebatta olanlar yanında celî sülüs, celî ta’lik, celî dîvânî gibi daha iri yazılarla oluşturulan büyük boy hatla yazılmış Hz. Peygamber’i öven âyetler, hadisler, ondan şefaat talebeden Arapça, Farsça ve Türkçe beyitlerden oluşan levhalar bir yere asılmak ve karşıdan bakılmak için hazırlanmış sanat eserleridir.
Levhalarda bazen Peygamber Efendimiz’e yazılan methiyelerin, çoğunlukla da kısa ve özlü mesajlar içeren âyet ve hadislerin yer aldığı görülür. Celî yazılarla yazılmış levhaların önemli bir kısmı mürekkep yerine altın kullanılarak zerendûd tarzında işlenmiştir. Bu tarz çalışmalarda celî üstadı Sâmi Efendi’nin eserleri öne çıkmaktadır.
Başta Rasul-i Kibriya’dan bahseden âyetler, onun mübarek özlü sözleri, “Kelime-i Tevhid” ve “Kelime-i Şehadet” cümleleri ile “Allah” ve “Muhammed” lafızları olmak üzere, “Esmâ-i Nebî”, “Ehl-i Beyt İsimleri” ve Rasûl-i Ekrem’e sevgi, sadakat ve övgü için söylenmiş edebî metinler de en çok yazılan levhalardandır. Bu tarza örnek teşkil eden konular şu şekilde tasnif edilebilir:
En çok görülen Âyetler:
“Ve mâ erselnâke rahmeten li’l-âlemin.” (Enbiya 21/107)
“Mâ kâne Muhammedün ebâ ehadin min ricâlikum ve lâkin Rasulallahi ve hateme’n-nebiyyîn.” (Ahzab 33/40)
“Yâ eyyühe’n-nebiyyü innâ erselnâke şâhiden ve mübeşşiran ve neziran.” (Ahzab 33/45)
“Ve kefâ billâhi şehîdan Muhammedun rasulullah.” (Fetih 48/28-29)
En çok görülen Hadisler:
“İnnallahe cemîlun yuhibbu’l-cemâl.”;
“Re’su’l-hikmeti mehâfetu’llah.”;
“Men sabare zafera.”;
“El-cennetu tahte akdami’l-ummehât.”;
“El-Cennetü zıllu’s-suyûf.”;
“El-kâsibu habibullah.”;
“Rutbetu’l-ilmi a’le’r-ruteb.”;
“El-hayâu mine’l-îmân.”;
“Hayru’n-nâs men yenfe’u’n-nâs.”;
“Yessirû velâ tu’assirû beşşirû ve lâ tuneffirû.”
En çok görülen özlü sözler ve beyitler:
“Garik-i bahr-i isyanım dahîlek yâ Rasulallah”(Sâmi Efendi)
“Aman lafzı senin ism-i şerifinle müsavîdir/ Onun’çün âşıkın zârı amandır yâ Rasulallah.”(Abdullah Zühdü)
“Ol Rasul-i müctebâ hem rahmeten lilâlemin/ Bende medfundur diye eflâke fahr eyler zemin.” (Kazasker Mustafa İzzet)
“Müeyyeddir seninle din ü devlet yâ Rasulallah.” (Ali Haydar)
“Yapıştım dâmen-i pâk-i rızaya herçi bâd-âbâd/ Sarıldım hâk-i pâk-i Mustafa’ya herçi bâd-âbâd” (Çırçırlı Ali Efendi)
“Basmasa mübarek kademin rûy-i zemîne/Pâk etmezdi kimseyi hâk ile teyemmüm.” (Mustafa Rakım)
Dr. Hilal Kazan
Kaynak: sonpeygamber.info